TÜRK MÜZİĞİ SÖZLÜĞÜ
Gakgili (=Gakgirli)
Isparta dolaylarında kıvrak oynanan zeybek havalarına bu isim verilmektedir. Teke yöresinin kendine özgü ezgi ve oyun karakterinin tüm ayrıntılarını içeren bu ezgiler daha çok kadınlar arasındaki eğlencelerde çalınıp söylenmektedir ki leğen, tencere, tepsi gibi mutfak eşyalarının ritim aleti olarak kullanılması ile icrâ edilir. Gakkili havalarının usûl karakteri 2+3+2+2 biçimindedir.
Galata
1. Gaziantep dolaylarının ağır oyun havalarından birine verilen isim.
2. Şanlıurfa dolaylarının hoyrat tarzı uzun havalarından birine verilen isim.
Gamz-edâ
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir birleşik makam. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Garb Müziği
Batı Müziği. Aslında Avrupa merkezli bir müzik olmasına rağmen Amerikan müziği için de bu tâbir kullanılmıştır.
Garîb Hicâz (=Hîcâz-ı Garîb)
Klâsik Türk müziğinde 20.yy.'da bazı besteciler tarafından, içerisindeki "si" sesinin basılma şeklinin farklılığı nedeniyle Hümayun Makamın'a verilen isim.
Garip
İsmini Âşık Garip'ten alan bir halk müziği makamı. Çoğunlukla uzun hava tarzında okunan bu ezgiler, yörelere göre değişen tavırlarda karşımıza çıkmaktadır. Nadiren kırık hava tarzındaki ritmik kalıplı ezgilerle de icrâ edilebilirler. Garip adıyla anılan bu ezgiler yörelere ve içerdiği konulara göre de bazı farklı isimlerle anılabilir. Örneğin: Kesik Garip, Ova Garibi, Engin Garip, Ağır Garip, Garibin Urum'a Gidişi v.d..
Garip havası
Gurbet Havası adıyla bilinen Teke Yöresi uzun havalarına Muğla Milas dolaylarında verilen isim.
Gayda
1. Halk arasında ezgi, hava, makam anlamlarında kullanılan terim. Hafif gayda, Ağır gayda gibi hız terimleriyle kullanılabildiği gibi, Mehmet'in gaydası, Emine'nin gaydası gibi şahıs isimleriyle de kullanılmaktadır. Tamamı ezgi kalıbı anlamına gelir. Bkz. Kaide.
2. Trakya ve çevresinde tuluma benzeyen bir prensiple çalınan havalı bir halk çalgısı. İskoçların gaydası ile büyük benzerlik gösterir.
Gaval
Azerbaycan ve Türkiye'nin Kars dolaylarında Tef'e verilen isim. Zilli ve zilsiz olarak iki tipi vardır.
Gazâl
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir birleşik makam. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Gazel
Klâsik Türk müziğinde din dışı sözlü bir form. Gazel formunda yazılmış bir edebî şiirin ya da kimi zaman başka formlarda yazılmış edebî şiirlerin birkaç mısrasının ya da tamamının, belirli bir makam çerçevesinde, fakat serbest bir usûl anlayışında insan sesi ile irticâli bir şekilde icrâ edilmesiyle meydana gelir. Daha sâde bir ifade ile taksîm formunun (Bkz. Taksîm) insan sesiyle ve söz ilave edilerek yapılan çeşididir. Gâzel başlı başına bir form olarak seslendirilebileceği gibi, şarkıların meyânından sonra ya da meyân kısmında da seslendirilebilir. Ayrıca güfteye çoğunlukla "Of", "Aman", "Medet", "Ey" gibi ünlem ifâdesi olan kelimeler ilâve edilir.
Gazel-Hân
Klâsik Türk müziğinde gazel icrâ eden kişilere verilen isim.
Gecikir tarzda
Ağır ve geciktirecek nitelikte. Tardo (it.).
Gecikme (=Gecikim)
Sonra gelen düzende uzamakla beraber onun bünyesine yabacı olan, neticede o düzenin kendi notasını geciktiren bir notadır.
Geçici Geçki
Bkz. Süreksiz Geçki.
Geçici Karar
Bkz. Asma Durgu.
Geçik
Pasaj. Bir müzik eserinde iki bölüm ya da tema arasında geçişi sağlayan kesit.
Geçiş notaları
İki esas nota arasına konan küçük notalardır ki bunlar değerlerini kendilerinden önce yer alan esas notadan alırlar.
Geçki
1. Bir müzik eserinin içerisinde yapılan ton/makam ya da mod değişikliği. Böylelikle müziğin akışı içerisinde eksen sesi de değiştirilmiş olur. Modülasyon.
2. Klâsik Türk müziği icrâsında bir makam içerisinde seyir ederken başka bir makama geçmeye verilen isim. Geçki esnasında gidilen makamda kısa süre kalınıyor ve tekrar önceki, esas makama dönülüyorsa "süreksiz geçki"; tekrar önceki makama dönülmüyor ve yeni geçilen makamda kalınıyorsa "sürekli geçki" yapılmış olunur. Geçki benzer makamlar arasında olabileceği gibi, birbirinden farklı makamlar arasında da yapılabilmektedir.
Gelin Ağlatma Havası
Düğün ve bilhassa kına gecelerinde gelinin babasının evinden ayrılışını konu edinen içli, acıklı ezgiler.
Gelin Okşaması
Gelinin eline ve ayaklarına kına yakılırken onun üstün ve iyi vasıflarını dile getiren türküler.
Gelin Götürme havası
Gelinin babasının evinden kocasının evine götürülmesi sırasında at üzerinde veya arabada iken, davul-zurnanın çaldığı ezgiler. Yörelere göre değişik ezgi kalıpları ile karşımıza çıkan bu ezgiler, Gelin ata bindirme havası, Gelin çıkarma havası, gibi isimlerle de anılmaktadır. Ayrıca, Cezayir, Sivastopol, Ey Gaziler gibi ezgiler genellikle Gelin götürme havası olarak çalınmaktadır.
Geliştirim
İşlenme, artarak çoğalma. Bir müzik eserinde temanın "serim"inin ardından başlayan geliştirim kesitinde, bu tema işlenir, geliştirilir.
Genişleterek
Yaydırarak, genişleterek seslendirmek ya da icrâ etmek. Languendo (it.).
Genişlik
İnsan ve çalgıların kalından inceye çıkartabildikleri ses aralığı. Bu aralığın en pest ve en tiz noktalarına ise kalın veya ince "genişlik haddi" denilir.
Gerdâniye
1. Klâsik Türk müziğinde tiz sekizlideki sol sesi.
2. Klâsik Türk müziğinde kullanılan birleşik makam. Rast (sol) sesi üzerindeki (yerinde) Rast makamı dizisine, dügâh (la) sesi üzerindeki (yerinde) Hüseynî makamı dizisinin eklenmesiyle meydana getirilmiştir. İnici bir seyir özelliğine sahiptir. Karar sesi dügâh (la), güçlü sesi gerdâniye (sol) ve nevâ (re)dır. Asma kararları, gerdâniye (sol) sesi üzerine aktarılmış Bûselik, muhayyer (la) sesi üzerine aktarılmış Uşşak, nevâ (re) sesi üzerine aktarılmış Rast ve Bûselik, çargâh (do) sesi üzerinde Çargâh ve Pençgâh ile rast (sol) sesi üzerinde Rast çeşnileri ile segâh (koma bemolü almış si) sesi üzerinde Eksik veya Tam Ferahnâk beşlisi, Segâh üçlüsü ve hüseynî (mi), segâh ve rast sesleridir.
Gerdâniye-Aşîrân
Klâsik Türk müziğinde kullanılan Gerdâniye makamı çeşidi. Gerdâniye makamının dizisine Hüseynî dörtlüsünün eklenmesiyle meydana getirilmiştir.
Gerdâniye-Bûselik
Klâsik Türk müziğinde kullanılan Gerdâniye makamı çeşidi. Gerdâniye makamının dizisine Bûselik beşlisinin eklenmesiyle meydana getirilmiştir. Karar sesi dügâh (la)tır.
Gerdâniye-Büzürk
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir Gerdâniye makamı çeşidi. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Gerdâniye-Hicâz
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir Gerdâniye makamı çeşidi. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Gerdâniye-Hüseynî
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir Gerdâniye makamı çeşidi. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Gerdâniye-Irâk
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir Gerdâniye makamı çeşidi. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Gerdâniye-Isfahân
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir Gerdâniye makamı çeşidi. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Gerdâniye-Küçek
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir Gerdâniye makamı çeşidi. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Gerdâniye-Kürdî
Klâsik Türk müziğinde kullanılan Gerdâniye makamı çeşidi. III.Selim tarafından 1780 yılı dolaylarında Gerdâniye makamının dizisine Kürdî dörtlüsünün eklenmesiyle meydana getirilmiştir. Karar sesi dügâh (la)tır.
Gerdâniye-Nevâ
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir Gerdâniye makamı çeşidi. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Gerdâniye-Nigâr
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir Gerdâniye makamı çeşidi. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Gerdâniye-Nikriz
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir Gerdâniye makamı çeşidi. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Gerdâniye-Rast
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir Gerdâniye makamı çeşidi. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Gerdâniye-Rehâvî
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir Gerdâniye makamı çeşidi. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Gerdâniye-Uşşak
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir Gerdâniye makamı çeşidi. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Gerdâniye-Zengûle
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir Gerdâniye makamı çeşidi. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Geriş
Keman çalışta serçe parmağını kendi notasından daha ileri notaya gerdirerek açış. Gerim. Ekstensiyon.
Geşt-ü Güzâr-ı Bahâr
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir birleşik makam. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Gevende (=Gevande/Gevender)
Adıyaman, Şanlıurfa, Mardin dolaylarında davul-zurna veya diğer müzik çalgılarıyla müzik yapan yerel müzisyenlere verilen isim.
Geveşt (=Gevâşt)
1. Klâsik Türk müziğinde orta sekizlideki küçük mücenneb diyezi almış fa veya bakiye bemolü almış si sesi.
2. Klâsik Türk müziğinde kullanılmış birleşik makam. Karar sesi segâh (koma bemolü almış si), güçlü sesi mahûr (bakiye bemolü almış sol)dur.
Geveşt-Bûselik
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir Geveşt makamı çeşidi. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Geveşt-Büzürk
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir Geveşt makamı çeşidi. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Geveşt-Gerdâniye
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir Geveşt makamı çeşidi. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Geveşt-Hicâz
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir Geveşt makamı çeşidi. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Geveşt-Hüseynî
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir Geveşt makamı çeşidi. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Geveşt-Irâk
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir Geveşt makamı çeşidi. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Geveşt-Isfahân
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir Geveşt makamı çeşidi. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Geveşt-Küçek
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir Geveşt makamı çeşidi. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Geveşt-Nevâ
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir Geveşt makamı çeşidi. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Geveşt-Rehâvî
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir Geveşt makamı çeşidi. Günümüzde kullanılmamaktadır.
Geveşt-Uşşak
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir Geveşt makamı çeşidi. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Geveşt-Zengûle
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir Geveşt makamı çeşidi. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Gevherî
1. Orta Anadolu dolaylarının ünlü ezgilerinden "Çiçekdağı" ezgisinin Ankara dolaylarındaki özel ismi.
2. Doğu ve Kuzeydoğu Anadolu bölgelerinde yaygın olarak kullanılan bir âşık makamı.
3. Âşık Gevheri'nin deyişleri ile söylenen bir halk makamı. Gevheri makamı veya Gevheri ayağı da denir.
Gezek
Bursa, Uşak, Afyon, Isparta ve çevrelerinde yapılan müzikli danslı halk eğlencesi.
Gezinme (=Gezinti)
Bir ezgi bütününün sesleri etrafında yapılan çalgısal pasajlara verilen genel isim. Bu ezgiler çoğu kez serbest tartımlı olmakla birlikte belli bir usûl çerçevesinde oluşturulmuş örneklerine de rastlamak mümkündür.
Gezinti
Bir çeşit taksim Bkz. Taksîm.
Gıcek (=Gicek, Gijek,Gıycak)
Türk dünyasının pek çok bölgesinde kullanılan ve çeşitli ebat ve yapıda karşımıza çıkan yaylı çalgıların genel ismi. Orta Asya kökenli olduğu kesin olan bu çalgı, şekil itibariyle kabak kemaneye benzer. Tahtadan oyulmuş bir gövdeye iki adet telin gerilmesiyle meydana getirilmiştir.
Gıdâ-yı Rûh
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir çalgı. Şehzâde Sultan Korkut tarafından 16. yüzyılda icat edilmiştir. "Ruhun gıdası" anlamına gelmektedir. Bu çalgının teknik özellikleri hakkında bilgi sahibi değiliz.
Gırnata
Klarnetin halk ağzında söylenme biçimi.
Gider
Bir eserin hızı. Bkz. Tempo.
Gidilen Makam
Klâsik Türk müziğinde geçki esnasında o sırada bulunulan makamdan sonra geçilen makama verilen isim.
Girift
Giriş
Bir müzik eserinin başlangıç kısmı. Füg formunda ve konçertolarda temanın girişine de bu isim verilir.
Giriş müziği
Önceleri bir füg veya koralin girişinde çalınmak için bestelenen kısa parça halinde iken sonradan yine kısa fakat bağımsız, şarkı formunda yazılan bir türe dönüşmüştür.
Giriş Parçası
Gittikçe
Bir nüansın gittikçe (yani azar azar) olduğu yerden bir başka noktaya taşınması. Poco a poco (it.)
Gonca-i Râ'nâ
Klâsik Türk müziğinde kullanılan birleşik makam. Segâh sesi üzerindeki (yerinde) Heftgâh makamına, yegâh (re) sesi üzerine aktarılmış bir Hüseynî beşlisinin eklenmesiyle meydana getirilmiştir. Karar sesi yegâh (re)tır.
Govend
1. Doğu ve Güney Anadolu bölgelerinde ağır karakterli sözlü oyun havalarının genel ismi.
2. Halay.
Göçürme (=Göçürüm/Göçerim)
1. Herhangi bir çalgı ya da ses için yazılmış müzik eserini bir başka ccedil;algı ya da çalgılar grubunun icrâ edebilmesi için düzenlemek.
2. Klâsik Türk müziğinde "Şed" veya "aktarım"a verilen isim. "Şed" olarak adlandırılmış makamlarda ve "birleşik" makamlarda çeşnilerin ya da makam dizilerinin tamamının kendi yerinden alınıp başka bir ses üzerine aktarılması ile meydana gelir.
Göğüs
Telli mızraplı çalgıların teknelerinin üzerindeki kapak; vurmalı çalgıların kasnak kısmı.
Göğüs deliği (=Gülgün)
Mızrapla çalınan çalgıların göbeğinde yer alan değişik biçimlerdeki oyuk kısım.
Göğüs sesi
İnsan sesinin göğüs kafesi üzerinde titreşmesi sonucu ortaya çıkan ses.
Gölgeli ses
Sesin istenildiği zaman puslu ve boğuk bir niteliğe büründürülebilmesi ile ortaya çıkan ses.
Gömgü
Korno, trompet, tuba gibi çalgıların üzengi biçimindeki borucukları.
Gön
Vurmalı çalgılarda kullanılan deri.
Görkemli
Gösterişli, zengin. Fastoso (it.).
Gövde
1. Çalgıların ses çıkarmalarını sağlayan temel kısmı, vurmalı çalgılarda kasnak, telli mızraplı çalgılarda tekne, üflemeli çalgılarda kamış kısmı. Beden.
2. Notanın çizgiler üzerine gelen baş kısmına verilen isim.
Guba Kerem
Doğu Anadolu bölgesindeki âşık makamlarından birine verilen isim. Kerem havalarının en yaygın olanlarından birisi olmakla beraber, yedekli Koşma ile söylenmesi önemli özelliklerindendir.
Gumuz
Kopuzun halk ağzında söylenme biçimi. Bkz. Kopuz.
Gurbet Havası
Teke yöresinde söylenen bir uzun hava türü ve biçimi. Serbest tarzdaki bu ezgiler çalgıyla eşlik ediliş biçimine göre değişik karakterlerle karşımıza çıkar. Bu eşlik çalgının (bağlama, kaval veya kabak kemane) serbest tarzda yapacağı bir açışla olabileceği gibi, ritmik bir kalıp ezginin uzun havanın başında ve uzun hava icrâ edilirken altta bir pedal olarak sürekli aynı ezgiyi çalmasıyla icrâ edilir. Bu uzun hava türü çoğunlukla erkekler tarafından icrâ edilir; içeriğinde ise gurbet, ayrılık, ölüm temalarını işler.
Gurûrî
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir birleşik makam. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Güçlü
1. Klâsik Türk müziğinde bir makam dizisini oluştururken üçlü, dörtlü ve beşli çeşnilerinin birleştiği ek yerindeki sese verilen isim. Ek yerindeki bu sesler, icrâ esnasında makamdaki kalış hissini pekiştirmektedir. Batı müziğindeki "dominant" perdesine benzemekle birlikte fonksiyonları tamamen aynı değildir.
Güçlüden sonra birden hafif
Batı müziği notalarında kısaca fp şeklinde gösterilen ve icrânın kuvvetle sergilenmesinin ardından yumuşak/hafif bir nüansla devam etmesini öngören terim. Fortepiano (it.).
Güfte
Türk müziğinde sözlü formlarda söz kısmına ya da müziğin şiirine verilen isim.
Gülbânk
1. Klâsik Türk müziğinde dinî bir form.
2. Bektaşîler arasında -bazen- ezgiyle söylenen dua.
Gül-Bûse
Klâsik Türk müziğinde kullanılan birleşik makam. Cinuçen Tanrıkorur tarafından meydana getirilmiştir.
Güldeste
Klâsik Türk müziğinde kullanılan birleşik makam. Bûselik (si) sesi üzerine aktarılmış bir Zîrgûle'li Hicâz dizisine, Rûhnüvâz ve Mahûr makamlarının temel dizilerinin eklenmesiyle meydana getirilmiştir. İnici bir seyir özelliğine sahiptir. Karar sesi rast (sol), güçlü sesi hüseynî (mi)dir.
Gülistân
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir birleşik makam. Günümüze örneği ulaşmamıştır.
Gülizâr
Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir birleşik makam.
Gülnârî
Klâsik Türk müziğinde kullanılan birleşik makam.
Gül-Rûh
Klâsik Türk müziğinde kullanılan birleşik makam. Abdülbâki Nâsır Dede tarafından Isfahân makamının dizisine Rast makamının temel dizisinin eklenmesiyle meydana getirilmiştir.
Gülşen-i Vefâ
Klâsik Türk müziğinde kullanılan birleşik makam. İbrahim Vefa Efendi tarafından Hicâz makamının temel dizisine Yegâh makamının dizisinin eklenmesiyle meydana getirilmiştir. Karar sesi yegâh (re)tır.
Gülzâr
Klâsik Türk müziğinde kullanılan birleşik makam. Rast makamının temel dizisine, hüseynî aşîrân (mi) sesi üzerine aktarılmış bir Uşşâk dörtlüsünün eklenmesiyle meydana getirilmiştir. Karar sesi hüseynî aşîran (mi)dır.
Güreş Havası
Anadolu ve Trakya'da yapılan güreş sporunun yapılması sırasında pehlivanları coşturmak için oluşturulmuş özel repertuarın bütününe verilen isim.
Gürlük
Sesin şiddet ve kuvvet derecesi.
Güvende
1. Türkülü oyun havalarının Bursa yöresindeki ismi.
2. Alevi-Bektaşî topluluklarından bazıları arasında saz çalıp deyiş söyleyenlere verilen isim. Zâkir de denir.
Güzelleme
Herhangi bir kişi, hayvan ve doğal veriyi övmek, özelliklerini methetmek için söylenen şiirler ve bunlara eşlik eden ezgiler için kullanılan bir müzik ve edebiyat terimi. Sevgili için söylenen güzellemeler olabileceği gibi, at, kuş için veya dağ, yayla, ırmak için söylenmiş güzellemeler de mevcuttur.